Yaklaşık bir yıldır sözü edilen ve eğitim kurumlarımızdaki Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servislerinin etkisizleştirilmesini hedefleyen Rehberlik Hizmetleri Yönetmeliği 10 Kasım 2017 tarihi itibariyle yayımlandı.
Bu yönetmeliğin içeriğini öğrendiğimiz andan itibaren Türk PDR Derneği olarak yoğun bir çaba içerisine girdik. Biz istedik ki; bir yönetmelik hazırlanacaksa akademisyenlerin, sendikaların, sivil toplum kuruluşlarının, alan çalışanlarının görüşleri alınsın. Çalışma grupları oluşturulsun. Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servislerinin işleyişindeki –varsa– aksaklıklar saha çalışanlarıyla birlikte ortaya konsun. Daha etkin çalışması için atılacak adımlar, yapılacak düzenlemeler konusunda konsensüs oluşsun.Ancak 10 Kasım 2017 tarihi itibariyle gördük ki; Milli Eğitim Bakanlığı’nın Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nde çalışan birkaç bürokratın, aldıkları duyumlar üzerine, kendi görüşleri doğrultusunda, bilimsellikten ve çağdaş normlardan uzak bu yönetmelik çıkmış. Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü, derneğimizin yaptığı çağrılara kulak tıkamış, yönetmeliği hazırlarken tek taraflı ve bilimsellikten uzak bir bakış açısıyla değerlendirme yapmayı TERCİH ETMİŞTİR.Yeni yönetmelikle okul ruh sağlığı hizmetleri ortadan kaldırılmaktadır. Okul psikolojik danışmanı öğrenciyle görüşme yapmak için idareden izin almak zorunda kalacak, öğrencinin isim bilgileri idareye bildirilecek ve yalnızca ders saatleri içerisinde görüşme yapılabilecektir. Bu ise, öğrencinin dilediği an Rehberlik Servisiyle görüşme imkânını ortadan kaldıracak ve sadece okul psikolojik danışmanının, kendi belirlediği öğrenciyle görüşme yapması gibi çok eksik bir uygulama yapmayı bize dayatacaktır. Öğrenci istediği için değil, okul psikolojik danışmanı istediği için görüşme yapılması gibi işlevsiz ve amaçsız bir durum ortaya çıkacaktır.Rehberlik hizmetlerinin sunulmasında görevlendirilebilecek yardımcı personelin eğitim durumları, ilgili alanda en az lisans mezunu olmak ibaresi bulunurken; bu hizmeti verecek kilit kadro olan Psikolojik Danışmanların eğitim düzeyinden bahsedilmemiş olması, “rehberlik hizmetini yürüten personel” şeklinde tanımlanmış olması, öğrenim düzeyine bakılmaksızın herhangi birinin bu işi yapabileceği sonucunu doğurmaktadır. Eğitim kurumlarında psikolojik danışma hizmeti kaldırılmakla birlikte, mesleğimizdeki profesyonellik de göz ardı edilmektedir. Hâlbuki ruh sağlığı hizmetleri uzmanlık gerektiren bir alandır. Yönetmelikte Okul psikolojik danışmanlarına yönelik geçen ‘eleman’ ifadesi ise adeta mesleğimizi küçük gören bir anlayışın yansımasıdır.Bu yönetmelik, nöbet, belleticilik ve sınavlarda gözetmenlik maddesiyle Rehberlik Servislerinin çalışmasını imkânsız hale getirmektedir. Nöbet, belleticilik ve gözetmenlik, öğrenciler üzerinde otorite figürü olmak demektir. Okul psikolojik danışmanlarının otorite figürü olması demek, öğrencinin kişisel sorunlarını çözmek için yardım istemesini imkansız hale getirmektedir. Türk Silahlı Kuvvetlerinde dahi Psikolojik Danışman olarak görev yapan meslektaşlarımız nöbet tutmamakta, görüşmeye gelen askerler TÜRK PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK DERNEĞİ MANİSA ŞUBESİtarafından otorite figürü olarak algılanmaması için üniforma giymemektedirler. Disiplinin en çok önem verildiği kurumda bile Psikolojik danışmanlara nöbet verilmemekteyken, eğitim kurumlarında nöbet görevi verilmesinin bilimsel dayanağı nedir?Hâlihazırdaki yönetmelik kendi içinde de birçok çelişkiyi barındırmaktadır. Planların hazırlanmasında bu yıl Genel Müdürlüğün başlattığı sistemden habersizcesine, çerçeve planların RAM tarafından hazırlanması, yürürlükteki kanunlara aykırı maddelerin yer alması, okul psikolojik danışmanlarının keyfi olarak resmi tatil günlerinde görevlendirilebileceği ifadeleri, rehberlik servislerinin çalışmasını imkânsız hale getiren düzenlemelerin olması Milli Eğitim Bakanlığı gibi bir kuruma yakışmamaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı, bu yönetmeliği derhal iptal etmeli ve kendi eğitim politikalarına ters düşen böyle bir yönetmeliği hazırlayan sorumlulardan hesap sormalıdır. Toplumumuzda psikolojik desteğe gün geçtikçe ihtiyaç duyulduğu aşikârdır. Ailelere yönelik psikolojik danışmanlık hizmeti, travmatik olaylara müdahale, intihar düşüncelerine yönelik psikolojik destek, bağımlılığı önlemedeki kritik rol, sınav kaygısı gibi durumlarla baş edebilmesine yardımcı olma, sorunlarını şiddet yerine daha uygun yollarla çözmesine yardımcı olma, cinsel istismar durumlarında en etkin yardımı sunma gibi çalışmalar verilen hizmetlerin sadece küçük bir kısmını oluşturmaktadır. Halen basına da yansıyan bu önemli çalışmaları yürüten okul psikolojik danışmanları adeta engellenmektedir.Bizler ne istiyoruz? Biz psikolojik danışmanlar, öğrenci kişilik hizmetlerini sunan Rehberlik Servislerinin kapsamının sadece rehberlik hizmetleriyle sınırlandırılmadığı,01 Kasım 2017’de yürürlüğe giren Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun açıkladığı psikolojik danışman ünvanının yönetmelikte yer almasını,Psikolojik danışman meslek etiğine aykırı nöbet, belleticilik, sınav gözetmenliği gibi görevlerin kaldırılmasını,Keyfi görevlendirmelerin önünün açılmasına imkan verecek maddelerin kaldırılmasını,En önemlisi de yönetmeliğin hazırlanmasında tüm paydaşların görüşlerinin alınarak ortak bir bakış açısının belirlenmesini istiyoruz.Biz ülkemizde eğitimin ve özelinde bireylerin sağlıklı, başarılı, verimli ve huzurlu olması için çalışan bir profesyonel meslek olmaya devam edeceğiz.Vahim yanlışlarla ve hatalarla dolu, yargıdan döneceği açık bu yönetmeliğin iptal edileceğini umuyor; burada bize destek olan tüm meslektaşlarımıza, halkımıza ve değerli basın mensuplarına teşekkürlerimizi sunuyoruz.Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği
Manisa Şubesi Yönetim Kurulu